Saturday, June 25, 2011

Orhan vs. Ludwig

"Dogs do speak, but only to those who know how to listen."
Orhan Pamuk, My Name is Red

"If a lion could talk, we could not understand him."
Ludwig Wittgenstein

Sunday, June 19, 2011

Ölümün olduğu yerde daha ciddi ne olabilir?

Bilmem.

Mesele bir bireyse eğer, çok güçlü bir soru bence bu. Ölüm varsa nedir yani hayaller, gerçeklik nedir?

Ama mesele eğer gerçeklikse, ne biliyim abi bir bireyin ölümü nedir ki mesela Kızılderelilerin durumunun yanında. Koskoca bi kültür, binlerce insanın birikimi hayatın tarafsız(duygusuz ya da acımasız) gerçekliğine boyun eğmiş. Sen neden bahsediyosun arkadaş, ne ciddiyeti?

İnsanların gözleri öyle kelimelerle konuşur ki, dil onları telaffuz edemez.

Kızıldereli atasözü


Whereof one cannot speak, thereof one must be silent.

Ludwig Wittgenstein


Wednesday, June 8, 2011

Gel gel gel Cartel'e gel, Cartel'dekiler kan kardesler

Turkce rap bana herzaman ilginc gelmistir, bir suru gerekcem de var ustelik("hafifletici sepetler" hesabi).

Bi kere bi dertleri, amaclari oldugunu iddia eden tipler yapiyor/ilgileniyor bu tip muzikle. Katilirsiniz katilmazsiniz ama birseylerden sikayet ediyolar.

Ikincisi bu muzigin Turkiye'ye gelis macerasi. Bu bile basli basina bi yolculuk. Burayi biraz aciyim. Cogu zaman muzikten ziyade muzigin hikayesiyle ilgiliyim ben. Bir sarki ya da bir muzik tarzi o halini nasil almis, nelerden etkilenmis benim icin cok ilginc. Bu manada muzigi bir masal dinler gibi takip ediyorum denebilir. Bu acidan bakinca Turkce rap'in neden ilgi alanima girdigini anlamak zor olmasa gerek. Bir kere Turkiye'ye Almanya uzerinden gelen bir muzik turu. Dolayisiyla gurbetci kulturunden yogun izler tasiyor, ki gurbetci kulturu de apayri bir olay. E sonra bu muzigin dogdugu yer Amerika(biraz risk alip daha da detayci olmak gerekirse New York, Bronx). Yani Turkiye'ye geldiginde bu muzik zaten epey bi kulturel cografyadan gecmis, farkli renklere ve dertlere bulanmisti.

Turkce rapin bu macerasinda ilgi cekici bir suru karakter var aslinda. Turkiye'de en populeri Ceza'dir muhtemelen. Sagopa Kajmer vs. Ceza geyikeri vardir yillardir. Fuat vardir Fuat, "Bati Berlin geri geldiiiiiii" diye bagirir. Neyse ben burda kisaca baska birisini paylasicam; Killa Hakan.

Bu Killa abimiz, alisilmisin disinda insanlarin uzerinde pek tartismadigi bir isim. Hemen herkes Turkce rapi ilk yapan kisi olarak Killa'yi sayiyor. Gangsta rap diye tanimlaniyor yaptigi muzik, bildigim kadariyla hapis falan da yatmis, gercekten sokaklardan gelen bir tip(Bati Berlin, Kreuzberg, 36).

Sadece ornek olmasi acisindan bi sarkisi



Son olarak ise kisaca Izmirli bir rapcidan bahsediyim; Yener Cevik. Protez ve arabesk bi tarzi var denebilir. Acikcasi cok yakindan tanidigim bir isim degil ama Turkce rapin hikayesinde renkli bir figur bence. Bazi parcalarinda arabesk altyapilar cok guclu, misal Cilekes.




Cilekes'in bu versiyonunda Yener'e Killa ve Eko Fresh eslik etmis. Orjinali de youtube ' de mevcut. Ben bu versiyonu paylastim cunku Killa ve Eko'nun sozler bomba, i.e. "westside batidan, kafamiz iyi rakidan".

Yener'den bi parcayla kapatiyorum bu konuyu bugunluk.




"bizler de izliyoz eski model antenden
kıç bacak gösteren sanıyo kendini mankenden
kızlar artık örmüyor çeyiz dantelden
beyaz atlı prensleri sökün kalbinden"


Tutkuyla sevdigim yalniz ve guzel ulkem

Internette surterken rastgeldigim, "yalniz ve guzel ulkem"den iki manzara.

Ilk foto Ibrahim Kalin'a ait.




Diger fotonun ise kime ait oldugunu bilmiyorum, internette buldum iste, plagiarism saymazsiniz herhalde.





Yurdumuzun bir gercegi olan kursun dokme merasimi gerceklestiriliyor anladigim kadariyla. Yine yurdumuzun bir gercegi olan Sergen Yalcin'i beyaz carsafin altinda kurbanlik koyun misali beklerken goruyoruz. Neyse, bence esas onemli olan burda gordugumuz Sergen'in genclik hali falan degil. Ya son zamanlari ya da futbolu biraktiktan sonraki hali, ki oyleyse orda ne isi var merak ettim. Bu adamin sol ayagindan baska nazar falan degebilecek bir ozelligi oldugunu sanmiyorum. Hatiralari falan komik, o ayri. Adamin Bayern Munich muhabbetini bilmeyenler varsa,





Burda "adamlar bi arastirmislar" derken elindeki kalemle havada yaptigi dairesel hareket beni olduruyo. Alem adam Sergen vesselam.